Filmi yaklaşık beş ay öncesinde izlemiştim ve aslında Robert Deniro'yu hiç bu kadar farklı bir rolde beklemiyordum. Çünkü bir süre mafya filmleri ile adından sıkça söz ettiren artist kabadayı bir anda yaşlı ve dul bir aile babası olmuş , üstelik hasta ve aşırı derecede yalnız. Tek isteği ise hayatta olan ve birbirinden ayrı dört evladını son bir kereciğine olsun bir araya getirmek ve onlarla hasret gidermek.. İzlerken sonuna kadar sıkılmadan devam etmiştim filme , hatta sonunda Rob amcanın çilesine ve onca zahmetine üzülmüştüm bile. Çünkü hiçbir evladı babaları ile birkaç günlüğüne de olsa bir araya gelmek istememişti. Belki bir baba olarak filmi izleyenler bizden onlarca kat fazla şey bulacaklar filmde..
Filmi izlerken en çok duygulandığım sahne ise babanın kızından ayrılıp "virtiöz olduğunu söylediği" oğlunun yanına gidiş macerası idi . Çünkü orada tren istasyonunda hem ilacını düşürecek , hem de bir zibidi tarafından ilaçları çiğnenecektir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder